Vespa Tarihi

Vespa Tarihi

Vespa düşüncesinin temeli II.Dünya Savaşı öncesinde Amerika’da üretilen Cushman scooterlara dayanmaktadır. O yıllarda İtalya’da bu scooterlardan çok sayıda bulunmaktaydı. İtalyan’lar bu scooterları paraşütlü birliklerin ve denizcilerin kara ulaşımında kullanması için Washington’dan satın almışlardı. Amerikan ordusu ise Cushman scooterları Nazi birliklerine karşı kullanmaktaydı.

Nazi güçleri işgal ettikleri bölgelerde köprü ve yolları parçalayarak müttefik devletlerin onlara ulaşmasını engellemeye çalışıyorlardı. Cushman scoterların başarısı ise bozuk arazide kullanılabilmelerinde saklıydı. Piaggio ise bu yıllarda havacılık endüstrisinde faaliyet göstermekteydi. Savaş sonrasında ekonomisi çöken İtalya’da otomotiv ve havacılık sektörünün gelişmesi çok zor görünüyordu. Ayrıca sürekli yapılan hava bombardımanı esnasında yolları parçalanan İtalyan şehirlerinde otomobil kullanmak neredeyse imkansızlaşmıştı. Çözüm ise Piaggio’nun 2. nesil sahibi Enrico Piaggio’dan geldi; “Vespa”. İlk Piaggio scooter 1945 yılında MP5 (Moto Piaggio no.5) kod adı ile tasarlandı. Bu modelin diğer ismi ise İtalyanca’da Donald Duck karakterinin ismi olan Paperino idi. Esasen havacılık endüstrisi için çalışan tasarımcıların yaptıkları işi Enrico Piaggio beğenmedi ve derhal yeni bir prototip modelin emrini verdi. Bu sayede ilk prototip müze raflarındaki yerine kaldırılmış oldu. Yeni tasarım ise 1946 yılında tamamlandı ve 23 Nisan 1946 saat tam olarak 12:00′de Floransa’daki patent ofisi tarafından patenti alınarak doğmuş oldu.[1]

Vespa’nın en büyük reklamı ise 1952 yılında Audrey Hepburn ve Gregory Peck’in Vespa ile Roma’yı bir uçtan bir uca dolaştıkları Roma Tatili ile olmuştur. Bu filmden sonra 100,000 üzerinde Vespa satılmıştır.

İkinci Dünya Savaşı’nın patlamasıyla birlikte, Piaggio firması için zor zamanlar başlıyordu… İtalya’nın faşist lideri Benito Mussolini, Hitler’in yanında savaşa girmişti ve ülkeye acilen savaş makineleri lazımdı. İkinci Dünya Savaşı’nın hava muharebeleri tarihine geçmeyi hakeden “tek İtalyan”, son derece başarılı bir bombardıman uçağı olan Piaggio P-108′di. Ve bu uçağın şasisine şekil veren presler, ilerde “bir motosiklete” hayat verecekti…

Piaggio’nun ürettiği dikine havalanan helikopterler, Alman genelkurmayının ilgisini çekmekte gecikmez. Luftwaffe’nin İkinci Dünya Savaşı’nın son günlerine sadece birkaç adet yetiştirebildiği dünyanın ilk muharebe amaçlı helikopterinin Focke Ackgelis FA-223‘in tasarımı da, yine Piaggio mühendisleri tarafından yapılmıştı.

1944 yılı boyunca Amerikan hava kuvvetleri tarafından bombalanan fabrika, İtalya’nın teslim bayrağını çekmesi üzerine, İngiliz ve Amerikalı mühendisler tarafından didik didik edildi. Amerikalılar inceliklerine henüz vâkıf olmadıkları pek çok teknolojiyi ülkelerine götürdükleri gibi, Piaggio’nun uzun bir süre hava taşıtı üretmesine de izin vermeyeceklerdi!

Peki, ne yapmalı? Elde, savaş döneminden kalma yüzlerce torma tezgâhı ve pres makinesi vardı… Piaggio ailesinin ikinci nesil temsilcisi Enrico Piaggio kritik bir karar vermek zorunda kalır. Savaş yorgunu İtalyan halkına araba üretemeyeceğine göre, onun yerine “satın alabilecekleri” bir şeyi yani motosiklet üretmeliydi!

Savaştan hemen sonra, 1946 yılında üretimine başlanan bu motosiklete, aerodinamik yapılarından ötürü yuvarlak hatlar taşımak zorunda olan uçakların pres makineleri şekil vermişti. Eldeki tüm presler eğimli olduğu için bu motosikletin şasisi de yuvarlak hatlara sahipti. Hatta bu motosiklete adını da, bir arının gövdesini anımsatan şasi verecekti: Vespa yani “eşek arısı”